ABD ve Rusya arasında uzun yıllardır süregelen ve yaklaşık 50 yıl boyunca Soğuk Savaşın ana gündem maddesi olan nükleer silahlar yeniden gündemin ilk sırasında. Dönemin ABD başkanı John F Kennedy ile Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Nikita Kruşçev döneminde dünyayı bir nükleer savaşın eşiğine getiren silahlar ile ilgili 30 yıldır bir iyi niyet var. İlki 1991 yılında yapılan ve daha sonra 1993’te yenilenen Stratejik Silahların Azaltılması anlaşması için Rusya ve ABD tekrar masaya oturacak.
ÜÇ ÜLKELİ ANLAŞMA
Ancak ABD’nin son başkanı Donald Trump ülkeyi nükleer silahsızlanma anlaşması için bir şart koşuyor. Uzun süredir konuşulan nükleer silahsızlanma anlaşmasının üç ülkeyi kapsaması düşünülüyor. Bu alanda en büyük ülkelerden biri olan Çin’in anlaşmaya dahil edilerek elindeki stok azaltması isteniyordu.
320 NÜKLEER BAŞLIĞI VAR
Çin’den buna bir yanıt geldi. Çin ABD ve Rusya ile üçlü nükleer silah kontrol müzakerelerine katılmaktan “mutlu” olacağını açıkladı ama bir şartı var. O da ABD’nin elindeki nükleer silah cephaneliği ne Çin’in sınırlarına çekmesi. Aslında ABD ve Rusya ya bakınca Çin’in çok cüzi bir silah yüzünden olduğunu söylemek mümkün. Amerika ve Rusya’nın her birinin 5000 nükleer Başlığa sahip olduğu tahmin edilirken şimdi bu rakam sadece 320.
GERÇEK RAKAMLAR BİLİNMİYOR
Tabii Bu rakamlar Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsü (SIPRI) her yıl açıkladığı küresel silah rakamları ancak net rakamlar hala ülkeler için bir sır. Yine de Amerika’nın Çin’in istediği seviyeye gelmesi için en azından 4500 nükleer başlıklı fiziği imha etmesi gerekiyor.